AntalyaGündemTurizm

Mali Müşavir’in ANFAŞ’la ilgili iddiaları asılsız çıktı

Spread the love

Antalya Fuarcılık İşletme ve Yatırım A.Ş. (ANFAŞ) Yönetim Kurulu üyesi Süleyman Çevik, Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı’ya noter aracılığıyla gönderdiği ihtarnamede, yolsuzluk iddialarında bulunmuştu. Gelir İdaresi Başkanlığı Antalya Defterdarlığı Denetim Koordinasyon Müdürlüğü’nün görevlendirdiği ekiplerin yaptığı inceleme sonucunda iddiaların gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. ANFAŞ aklanırken, bu kez yolsuzluğu ortaya atan Yeminli Mali Müşavir Süleyman Çevik hakkında ‘Meslekî etik ve meslekî bağımsızlık’ ile ‘Ticari Faaliyette Bulunamama’ kurallarını ihlal etme‘ ve vergi usulsüzlüğü yaptığı iddiaları ortaya atıldı. Antalya Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Ahmet Kahramanoğlu, Süleyman Çevik hakkında suç duyurusunun kendilerine ulaştığını belirterek, inceleme başlattıklarını söyledi. Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMM) Yönetim Kurulu Başkanı Sacittin Hancıoğlu ise çalışma prensiplerinin kanunla tanımlandığını belirterek, “Yeminli Mali Müşavir vekaleten de olsa temsilci olamazlar. Kaldı ki sorumlu olduğu bir şirkete başka bir şirketten vekaleten işlem yapması etik görmüyor” dedi.

Antalya Fuarcılık İşletme ve Yatırım A.Ş. (ANFAŞ) Yönetim Kurulu Üyesi Süleyman Çevik, Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı ile iki yönetici hakkında geçtiğimiz haftalarda noter aracılığıyla bir ihtarname göndermiş ve medya yoluyla bir dizi yolsuzluk iddialarında bulunmuştu. Çevik, iddiasında ANFAŞ’ın, yönetim kurulu kararı olmadan milyonlarca lira zarara uğratıldığını öne sürmüştü.

MÜFETTİŞLER: İDDİALAR ASILSIZ

İddiaların medyada yer almasının ardından, Gelir İdaresi Başkanlığı Antalya Defterdarlığı Denetim Koordinasyon Müdürlüğü, ANFAŞ’ta incelemelerde bulundu. Müfettişlerin yaptığı incelemeler sonucunda ortaya atılan iddiaların asılsız olduğu, ticari faaliyette herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmadığı raporlandı.

ANFAŞ, Ali Bıdı ve iki yönetici yolsuzluktan aklanırken, bu kez iddia sahibi Süleyman Çevik hakkında bir takım iddialar ve belgeler ortaya çıktı. Çevik hakkında ortaya çıkan suç duyuruları ve mahkeme kararları, Yeminli Mali Müşavirlik mesleğinin etik ve mesleki bağımsızlık kurallarını gündeme getirdi.

Antalya Yeminli Mali Müşavirler Odası’nın kurucu başkanlığını yapan 79 yaşındaki Süleyman Çevik’in, Ali Bıdı’nın şirketlerine 20 yıla yakın yeminli mali müşavirlik yaptığı, iki yıl önce bu şirketlerle olan sözleşmesinin tek taraflı sona erdiği ve Bıdı’ya husumet beslediği, ayrıca hakkında çok sayıda vergi usulsüzlüğünden dava açıldığı ve bunları kaybettiği öne sürüldü.

Ayrıca, Süleyman Çevik hakkında, “Meslekî etik ve meslekî bağımsızlık kurallarını ihlal etmek” ile Serbest Muhasebesi Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin E bendinde yer alan Yeminli Müşavirlere ilişkin hükümlerin 43.’ncü maddesi olan ‘Ticari Faaliyette Bulunamama’ hükmünü de ihmal ettiği yönünde savcılığa suç duyuruları olduğu ortaya çıktı.

SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

Süleyman Çevik’in, 28 Haziran 2024’te ANFAŞ yönetim kuruluna seçildikten sonra yaptığı incelemelerde birçok usulsüz işlemi tespit ettiği yönünde medyaya yaptığı açıklamasının suç teşkil ettiğini belirten Antalyalı iş insanı Oğuz Altınok, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Altınok suç duyurusunda, “Antalya’da son günlerde medya da çıkan “ANFAŞ’ta şoförün üstüne kurulan şirkete 41,3 milyon TL’lik ödeme iddiası”, “ANFAŞ, Ali Baba’nın Çiftliği gibi” başlıklı haberlerde, ANFAŞ’ta yolsuzluk iddialarını gündeme getiren yönetim kurulu üyesi Süleyman Çevik’in, aynı zamanda Yeminli Mali Müşavir olduğunu öğrendim.

“MESLEKİ ETİK VE BAĞIMSIZLIK KURALINI İHLAL ETTİ”

Haberin doğruluğu veya yanlışlığını savunmaktan öte, duyarlı bir vatandaş olarak haber kaynağı Süleyman Çevik’in, Yeminli Mali Müşavir sıfatıyla anonim şirkette görev almasını, “Meslekî etik ve meslekî bağımsızlık kurallarını ihlal etmek” olarak görüyorum.

Süleyman Çevik’in, Serbest Muhasebesi Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin E bendinde yer alan Yeminli Müşavirlere ilişkin hükümlerin 43.’ncü maddesi olan Ticari Faaliyette Bulunamama’ hükmünü ihlal ettiğini ihbar ediyorum.” dedi.

Avukat Şafak Baysal ise Yeminli Mali Müşavirlerin kar amacı güden şirketlerin yönetim kurullarında görev alamayacağını ifade ederek, “Yeminli Mali Müşavirler etik değer ve meslek ilkelerine aykırı olarak, görev aldıkları yönetim kurullarından huzur hakkı adı altında maaş alamazlar. Bir hukukçu olarak Yeminli Mali Müşavir’in yapmaması gerekenleri yaptığını görmekteyiz” dedi.

Oğuz Altınok’un suç duyurusunun ardından etik değerlere ve meslek ilkelerine aykırı işlemlerin yapıldığı belgeler de ortaya çıktı.

Belgelere göre, Süleyman Çevik’in sadece ANFAŞ’a uzun yıllar Mali Müşavirlik yapmadığı, ANFAŞ Başkanı Ali Bıdı’nın kardeşi ile ortak olduğu Gelişim Teknik Sanayi ve Ticaret Pazarlama A.Ş ile uzun yıllar ‘Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi’ yaptığı öğrenildi. Süleyman Çevik’in, 31.01.2020 tarihinde ANFAŞ ile sözleşme imzaladıktan 6 ay sonra 20.06.2020’da Gelişim Teknik’in ‘tahditsiz tam yetkilisi’ olarak ANFAŞ’ın genel kuruluna katıldığı, oy kullandığı, hatta divan başkanlığı yaptığı da öğrenildi. Bu durumun önceki ve sonraki yıllarda da devam ettiği iddia edildi. Çevik’in böylece, Yeminli Mali Müşavirlik mesleğinin etik ve mesleki bağımsızlık kurallarını ihlal ettiği belirtilirken, yine Çevik’in isteği ile Gelişim Teknik’ten oğlunun şirketine 28.04.2016 tarihinde 650 bin TL borç para aktarttığı da öğrenildi.

ANFAŞ Başkanı Ali Bıdı, Süleyman Çevik’in iddialarının asılsız olduğunu belirterek, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunurken, ANFAŞ da Çevik’ten yüklü miktarda tazminat talep etti.

ANFAŞ’ın, açacağı davada Süleyman Çevik’in iddialarının TEKNOFEST zamanına rastlamasının düşündürücü olduğu belirtilerek, maddi ve manevi tazminat davasının gerekçelerine yer verildi. 

Avukat Yusuf Said Ünal’ın vekillik yaptığı ANFAŞ, suç duyurusunda şu cümlelere yer verdi:

“Müvekkil şirket bünyesinde ve fuar alanında yine başkaca dünyanın en prestijli ulusal ve uluslararası birçok fuar ve etkinlikleri yapılmaktadır. Diğer yandan müvekkil şirket yabancı tüzel kişiliklerle yaptığı işbirliği anlaşmaları ile daha büyük ve kazançlı etkinliklere ilişkin bazı sözleşmeler de yapmış olup bu sözleşmelerden kaynaklı olarak yüksek miktarda gelir ummaktadır. Müvekkil şirketin hissedarları arasında kamu tüzelkişilikleri ve sivil toplum kuruluşları da bulunmaktadır. Anlatıldığı ve sayın Mahkeme tarafından da takdir edileceği üzere müvekkil şirketin manevi kişiliği, prestiji ve saygınlığı iştigal alanına bağlı olarak çok büyük önem arz etmekte, ticari itibar ve saygınlığının zarar görmesi müvekkil şirkete çok büyük maddi zarar verme potansiyeli taşımaktadır. Müvekkil şirketin en büyük hissedarı ve yönetim kurulu başkanı olarak görev yapan dava dışı Ali Bıdı ile şirkette yine hissedar olan dava dışı kardeşi Süleyman Bıdı arasında müvekkil şirketle alakası olmayan bazı hukuki ihtilaflar çıkmış, davalı bu ihtilaflara ilişkin yeminli mali müşavirlik görevi ile bağdaşmayacak şekilde taraf tutmuş bu tarafgirlik müvekkil şirkete de yansımış bunun üzerine müvekkil şirket tarafından davalının yeminli mali müşavirlik sözleşmesi fesih edilmiş yine dava dışı yönetim kurulu başkanı da diğer şirketi açısından davalı ile sözleşmesini fesih etmiştir. Sözleşmelerinin feshi ile gelirleri azalan davalının gerek müvekkil şirkete, gerekse yönetim kurulu başkanına karşı tavırları husumete dönüşmüştür. Davalı öncelikle delil oluşturma amacıyla ve sanki usulsüzlükler varmış gibi ‘Antalya 10. Noterliği’nden müvekkil şirketin yönetim kurulu başkanı Ali Bıdı’ya 13878 yevmiye sayılı 15.08.2024 tarihli ihtarname’yi keşide etmiş, bu ihtarname içeriğinde hiç bir bilgi ve belgeye dayanmadan ve normal ticari faaliyetleri çarpıtarak müvekkil şirket ANFAŞ Antalya Fuarcılık İşletme ve Yatırım A.Ş. aleyhine haksız kazanç elde edildiği, şirketin zarara uğratıldığı yönünde iddialarda bulunmuş hatta ilgi çekici hale getirebilmek için yeminli mali müşavirlik gibi bir görev ile bağdaşmayacak, avam bir dil ve yaklaşım kullanarak müvekkil şirket hakkında “Ali Baba’nın Çiftliği” gibi tabirler kullanırken yönetim kurulu başkanı Ali Bıdı’nın özel hayatına ilişkin aile fertlerine vardıracak kadar ithamlarda bulunmuştur. Aynı ihtarname içeriğinde şirketin ticari muhatapları ve diğer yönetim kurulu üyeleri hakkında da isimlerini de zikrederek haksız itham ve iddialarda bulunmuştur.

Davalının çarpıtarak ve yanlış bilgiler vererek yazılı, görsel ve sosyal medya mecralarına taşıdığı iddialar müvekkil şirketin bir kısım sözleşmelerinin feshine sebep olmuş, imza aşamasına gelen bir kısım sözleşmeleri askıya alınmış ve müvekkil şirket büyük miktarda zarara uğramıştır. Müvekkilin, davalının haksız fiili sebebiyle fesih olan “Anuga Select-Anfaş Food Product” sözleşmesi nedeniyle müvekkil şirket 3 yıllık gelirden ve sözleşmenin uzatılması halinde tekrar elde edeceğin bir sonraki 3 yıllık gelirden mahrum kalmıştır. Müvekkilin sadece bu zararı bugün itibariyle 52.874.000 TL’dir” denildi.

Bu arada, Süleyman Çevik hakkında Ankara 3. İdare Mahkemesi’nde vergi usulsüzlüğünden 4 dava açıldığı ve bunları kaybettiği, üst mahkemelere kadar itirazlarını yapıp kendini aklayamadığı iddia edildi. Bu konuyu da, birkaç yıl önce bir gazetecinin internetteki köşe yazısına taşıdığı ortaya çıktı.

Antalya Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Ahmet Kahramanoğlu, Süleyman Çevik hakkında suç duyurusunun kendilerine ulaştığını belirterek, inceleme başlattıklarını söyledi. Kahramanoğlu, “Kendisinin de savunmasını alacağız. Yapacağımız incelemenin ardından kanun ve etik kurallara aykırı bir durum tespit edilirse disiplin kuralları devreye girer” dedi.

Süleyman Çevik’in kurucu başkanı olduğu Antalya Yeminli Mali Müşavirler Odası iddialar hakkında sessiz kalırken, Antalya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMM) Yönetim Kurulu Başkanı Sacittin Hancıoğlu, meslekî etik ve meslekî bağımsızlık kurallarını hatırlatarak, “Yeminli Mali Müşavirler Türk Ticaret Kanunu’na göre, tacir veya esnaf sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamazlar. Kendi meslekleri dışında serbest meslek faaliyetlerinde bulunamazlar. Ticari Mümessillik, ticari vekillik ve acentelik yapamazlar. Dolayısıyla bu bahsettiğimiz ticari vekillik, bu tabire uymuyor. Buradan şu anlamı çıkarıyoruz ki, vekaleten de olsa temsilci olamıyorlar. Kaldı ki, sorumlu olduğu bir şirkete başka bir şirketten vekaleten işlem yapması etik görmüyor. Şirket içi yazışmalar, şirketin sırrıdır. Yeminli Mali Müşavirler bu sır niteliği taşıyan yazışmaları medyaya servis edemezler” dedi.

İddiaların odağındaki Yeminli Mali Müşavir Süleyman Çevik ise muhabirin görüşme teklifini reddetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir